3 Haziran 2009 Çarşamba

SEKSEK yada TEKSEK


Senin çizdiğin sınırlar içinde oynamaktan usanıp, taşımı atıp elimden ,bırakıyorum bu sekseği sevgili.Öylece, aniden, üstünkörü belkide...iki ayağımıda sağlamca yere basıp, yol alıyorum hayatından. Bir daha dönmeyeceğim, dizlerimi kanatan, tek taraflı umuda gönlü esir tutan bu oyuna...Bedenimde baktıkça hatırlayacağım izler var bu oyuna dair; ama bu seni özleyeceğim anlamında değildir. Elimden geleni yaptım diyebileceğim ben, benden bu kadar. Sonra sen uzunca bir zaman silmeyeceksin çizgileri, belkide daha da daraltacaksın.Öyle ya döndüğüm zaman yaptıklarımın bedelini yüreğimde bedenimde çeksin. Ama unut sevgili, bu küçük kız oyun bahçesini terketti.Asfalta çarpmaktan dizlerini, yoruldu belkide...Pes etti.
Bir akşam, karanlık bir akşam yine yapışmışken betona ağlarken sekseğinin başında silinmeye başladı çizgiler, gözyaşları büyüttü küçük kızı. Hayat, ayaklar yere sağlam basarak yaşanmalıydı.Bu küçük kız büyüdü ve gidiyor.Kendine yeni öyküler, yeni hikayeler yazacak sevgili. Artık senın anlattığın masalları dinlemiyor. Oyunların yordu çocuk ruhunu, olmazsa olmazlarınla senı ardında bırakıyor. Çok değil bir yağmur sonra, çocukluğundaki anılardasın artık, unutma!